<aside> <img src="/icons/pen_gray.svg" alt="/icons/pen_gray.svg" width="40px" /> Varlığımın varlıkta sınırlandırıldığı şeylerden kurtulabildiğim kadar kurtulmak, bu sınırlılıktan özgürleşebildiğim kadar özgürleşmek istiyorum. Benim değerimi sadece düşüncelerim belirlemeli. Zira ben sadece bir düşünceyim. Buna rağmen ben ne olursam olayım insanlara sunduğum şey olacağım, o yüzden insanlara düşüncelerimden başka hiçbir şey sunmayacağım. İnsanlara bahşedeceğim her şey, bir noktada düşüncelerimin önüne geçecek ve işte bu yüzden insanlara düşüncelerimden başka hiçbir şey vermeyeceğim. İnsanlar beni düşüncelerimle sevmeli veya sevmemeli. Zira beni ancak düşüncelerim ifade edebilir. Bana verdiğiniz değer şuursuzlaşıp yozlaşmayacak, yozlaşamayacak. Ki bu da düşüncelerimden başka bir yere saparak olur ancak. Bense buna izin vermeyeceğim. Gerek yüzümü örteceğim, gerekse cesedimi yakacağım. Önem verilmesi gereken pek çok şey var ve bu yüzüm, vücudum veya başka herhangi şeyim değil. İnsan, insanı onun herhangi bir şeyinden başka yüzüyle tanır. Başka herhangi bir parça yerine yüzü daha ayrıntılı halde algılayacak şekilde varolduğumuz için insanlar için yüz herhangi bir vücut parçasından daha önemlidir. İnsanı, yüzünden başka herhangi bir parçayla ve yüzden daha ayrıntılı olmasına rağmen özellikle bir parmak iziyle tanıyamazsınız çünkü algılarınız buna duyarlı değildir. Bu seçime bırakılmış bir şey değildir, insan buna yönelmek zorundadır. Bu, insanın ihtiyaç duyduğu bir şeydir. İnsanların yüzünü eşsiz olarak tanımlayamasaydınız onları tanıyamazdınız. İnsan tanımada bu büyüklüğe ve önemliliğe sahip bir şeyi beni tanıma konusunda size sunamam. Beni tanımanız için kolum gerekseydi kolumu örterdim ama onu da yapacağım. Vücudum önemsiz zira o içine ruh giydirilmiş bir cesetten başka bir şey değil. Vücudu giyen ruhu tanıyın, ruhun giydiği vücudu değil. Zihninizdeki benliğim sadece düşüncelerimle yaratılmalıdır, beni sadece düşüncelerimle tanımalısınız. Varlığıma düşüncelerim dışında hiçbir şey katılmasını istemiyorum zira ben ancak düşüncelerimle varolmalıyım. Zihninizdeki benim hakkımdaki yeri dolduracaksanız düşüncelerimle doldurun. Kendimin seçmediği bir yüzle insanlarda, onların estetik anlayışlarına göre iyi veya kötü haksız herhangi bir kazanıma sahip olmak istemiyorum. Her ne kadar beni düşüncelerimle tanırsanız tanıyın, yüzümü gördüğünüz an yüzüm sizdeki varlığımı iyi kötü bulayacak. Düşüncelerim yüzümden daha önemli, zira bunlar ne benim seçimim ne de benim değerimi etkilemeli. Neyse ki adı Klontar olan ve siyahlar içinde dolaşan bir tek ben varım, dolayısıyla yüzüme ihtiyacınız yok. Yüzümün sizi hiç etkilememesi %1 bile etkilemesinden daha iyidir. İnsanların zihninde, insan olmamla gelen fizikselliklerimle değil, düşüncelerimle yer edinmek istiyorum. İşte bu yüzden bu dünyada ardımda fiziksel hiçbir şey, cesedimi bile bırakmadan ayrılacağım. Mezarım olmayacak. Zira o, ancak ölü bir beden. Bense yazılarımda hâlâ yaşıyor olacağım. Tüm bunları istemiyorum çünkü sembolleşmek istemiyorum. Kılıcımın kendi adı var. Kılıcım, Klontar’ın kılıcı olmasın. Kılıcımın niteliklerini, o kılıcı benim kullanışımın ardında kaybetmeyin.
Atatürk yüzünü göstermeseydi onun fotoğrafını her yere asmak, heykelini her yere yapmak mümkün olur muydu? Daha anlamlı şeylerinden bahsederdik, yaptıklarından. Yüzler insanı simgelemeli, onları tanıtmamalı veya barındırmamalı. İnsanlar yozlaşmış şekilde seviyor ve bu tapınmaya dönüşüyor. Atatürk hakkında ne kadar fazla şey bilirseniz onun yüzüne verdiğiniz önem o kadar oran olarak zayıflar ama sadece yüzünü bilirseniz önemin tamamına Atatürk’ün yüzü sahip olmuş olur. Sadece düşüncelerimi bilirseniz sadece düşüncelerimi bilmiş olursunuz. Yüzümü bilirseniz artık sadece düşüncelerimi bilmezsiniz, bilemezsiniz. Beni bilmek, tanımak, tanımlamak ve hatırlamak için birden fazla seçeneğiniz olmuş olur. Tüm bunlardan daha kolay olduğu için yüzümü kullanırsınız ve bir zaman sonra beni neden hatırlamanızı gerektiğinizi hatırlamazsınız ve ortada sadece yüzüm kalır. Beni neden sevdiğinizi bilmezsiniz ve bunların hepsine ben sebep olmuşumdur. Size yüzümü bahşedip bunu mümkün kılmışımdır. Bunu yapmayacağım. Kimliğim, yaptığım herhangi şeyin önüne geçmemeli. Zira ben bu kimliği yaptıklarımla kazandım. Bilgi anlam katar. Bilgiden yoksun olursanız anlamdan yoksun olursunuz. Hakkını vermeyen, şuursuz ve yozlaşmış sevgiler olmasın. Bunları gördüm, görüyorum ama daha fazla görmek istemiyorum.
Düşüncelerim; yaşlı ve sakallı olduğum için doğru olmamalı, şişman ve çirkim olduğum için yanlış da olmamalı. Belki böyleyim, belki de değilim. Düşünceyi doğru da yapacak olan, yanlış da yapacak olan düşüncenin ta kendisi olmalıdır.
Adım var ki çıkarttığım tüm faydaları altında barındırabilmek için. Altında barındırmak gerek ki o addan başka faydalara ulaşılabilsin.
</aside>
Ana sayfa https://yasayanfelsefe.com'dur.